Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara’da Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ (TUSAŞ) tesislerinde gerçekleştirilen “Milli Teknolojiler ve Yeni Yatırımlar Toplu Açılış ve Tanıtım Töreni”nde konuştu.
“Asırlar boyunca dünyaya top, tüfek, gemi başta olmak üzere pek çok eser ihracatı yapan Osmanlı Devleti’nin 18. yüzyıldan sonra bu alandaki öncülüğünü yitirmeye başladığını” söyleyen Erdoğan, “Cumhuriyetin birinci yıllarında Gazi Mustafa Kemal’in liderliğinde başlatılan kalkınma atılımında savunma endüstrimiz özel bir yere sahiptir. Bu periyotta Vecihi Hürkuş, Nuri Demirağ, Şakir Zümre, Nuri Killigil üzere müteşebbislerin uğraşlarının maalesef iç ve dış engellemeler sebebiyle akamete uğradığını görüyoruz” sözlerini kullandı.
Kıbrıs Barış Harekâtı periyodundaki ambargo ile devam eden gelişmelerin, kendi kendine yeten bir savunma sanayine olan muhtaçlığı bir defa daha ortaya koyduğunu belirten Erdoğan, “Halkımızın dayanak ve teveccühleriyle kurulmuş olan Silahlı Kuvvetlerimizi Güçlendirme Vakıfları eliyle hayata geçen ASELSAN, TUSAŞ, HAVELSAN, ROKETSAN üzere kurumlar bu sürecin ürünleridir” diye konuştu.
‘SAVUNMA SANAYİ BÜTÇESİ 75 MİLYAR DOLARA YÜKSELDİ’
Hükümete geldiklerinde, savunma endüstrinde de “artık hiçbir şey eskisi üzere olmayacak” diyerek, gerekli adımları atmaya başladıklarını söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti:
“Bugün, Türk savunma sanayi Cumhurbaşkanlığına bağlı Savunma Sanayii Başkanlığımızın uyumunda, yüklenicileri, araştırma kuruluşları, üniversiteleri, geliştirdiği özgün eserleri ve ihracatıyla ülkemizin en değerli kesimlerinden biri haline gelmiştir. Hakikaten ülkemizde 20 yıl evvel yalnızca 62 olan savunma projesi sayısı bugün 750’yi geçerken, bu alanda faaliyet gösteren firmalarımızın sayısı da 56’dan 1500’e çıkmıştır. Birebir formda savunma sanayi projelerinin bütçesi 5,5 milyar dolardan 75 milyar dolara, dalın yıllık cirosu 1 milyar dolardan 10 milyar dolara, ihracatımız 248 milyon dolardan 3 milyar 224 milyon dolara yükselmiştir.”
‘GELECEĞİN HARP ORTAMINA ÜLKEMİZİ HAZIRLIYORUZ’
“Kendi savaş gemisini tasarlayan, inşa eden ve idamesini gerçekleştirebilen 10 ülke ortasında yer alıyoruz. İnsansız hava aracı (İHA), silahlı insansız hava aracı (SİHA) ve taarruzi insansız hava aracı (TİHA) üretiminde artık dünyanın birinci 3 ülkesi içindeyiz” diyen Erdoğan, kelamlarını şu formda sürdürdü:
“Şöyle bir geriye dönüp baktığımızda neler görüyoruz neler… İnsansız hava aracı istedik, vermediler. Biz de Bayraktar’ı, ANKA’yı, Akıncı’yı, Aksungur’u yaptık. Mühimmat istedik, vermediler. Biz de Mam’ı, Som’u, Teber’i yaptık. Füze istedik, vermediler. İHA’larda kullandığımız kameraya ambargo koydular. Sandılar ki bu türlü yapınca biz İHA’ları kullanamayacağız. Onu da kendimiz yaptık. Artık çıtayı daha üst çıkararak geleceğin harp ortamına da ülkemizi hazırlıyoruz. Araştırma, geliştirme yatırımlarımızı artırarak, yüksek teknoloji gerektiren sistemleri birer birer hayata geçiriyoruz. Sürü İHA’lar ve deniz platformlarından savaş idare sistemine, insansız araçlardan yapay zekaya, elektromanyetik sistemlerden lazer silahına, uydulardan uzay sistemlerine kadar savunma endüstrinde olmamız gereken hangi teknoloji alanı varsa hepsinde varız.”
‘MİLLİ MUHARİP UÇAK 2029’DA HAVA KUVVETLERİMİZDE OLACAK’
ATAK akın helikopterinin bir üst versiyonu “Ağır Sınıf Taarruz Helikopteri” projesinin devam ettiğini aktaran Erdoğan, “Tamamen kendi mühendis ve teknisyenlerimizin alın teri ve akıl teri bu eserlerle, birinci özgün helikopterimiz Gökbey’i bu sene teslim etmeye başlıyoruz. TUSAŞ’tan en büyük beklentimiz ise uçak teknolojisinde bizi dünyayla rekabet edebilir bir düzeye çıkarmasıdır” dedi.
Eğitim uçağı Hürkuş’un teslimatlarının sürdüğünü, Türkiye’nin birinci jet motorlu uçağı Hürjet eğitim uçağının üretiminin de devam ettiğini lisana getiren Erdoğan, şunları söyledi:
“Şimdi sıra ülkemizin en kıymetli savunma endüstrisi projelerinden biri olan Ulusal Muharip Uçağımızda. Açılışını yapmak üzere bir ortaya geldiğimiz mühendislik merkezi Ulusal Muharip Uçak Projemizin inşallah kalbi olacaktır. Ulusal Muharip Uçağımızı inşallah 2023 yılında hangardan çıkarıp bütün dünyaya göstereceğiz. Bilhassa birinci uçuşunu fazla geciktirmeden en kısa vakitte gerçekleştirmeyi planladığımız bu adım süratle devam ediyor ve 2025’te birinci uçuşu gerçekleştirilecek olan Ulusal Muharip Uçağımız test ve kalifikasyon süreçlerinin akabinde Hava Kuvvetlerimizin vurucu gücü olarak 2029’da göklerdeki yerini alacaktır.”
‘ARTIK DAHA PLANLI VE ORTA-UZUN VADELİ HAREKET EDECEĞİMİZ PERİYODA GİRİYORUZ’
Savunma endüstrisini her vakit siyaset üstü bir alan olarak gördüklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ancak vakit zaman, bilhassa son periyotta dozu artan bir biçimde bu mevzudaki çarpıtma ve palavra kampanyalarının, kimi vakit iftira derecesine varacak ölçüde artırıldığını görüyoruz. Arifiye’deki Tank Paleti Fabrikası ile ilgili söylenen palavraları yüzlerine vurmaktan biz bıktık lakin onlar birebir palavraları tekrarlamaktan bıkmadı” diye konuştu.
İsim vermeden ASELSAN’ın satılacağı savlarına değinen Erdoğan, “Son olarak bir ulusal savunma sanayi şirketimizin global ülkelere satıldığı palavrasını sirkülasyona soktular. Bu haberi, ilgili kuruluşlar başta olmak üzere herkes yalanlamasına karşın tezvirata devam ediyor. Doğal biz, bu palavraların maksadının kelam konusu savunma sanayi kuruluşlarımıza sahip çıkmak değil, aksine ülkemizin savunma sanayi atılımlarını baltalamak olduğunu biliyoruz” dedi.
Daha sistematik hareket edeceklerini söyleyen Erdoğan, “Buradan tüm yalancılara, sahtekarlara sesleniyorum, biz ülkemize ve milletimize hizmet etmekten asla yorulmayacağız fakat siz bir gün kesinlikle yalanlarınızda boğulacaksınız. İşte buradan bir kere daha ilan ediyorum, savunma endüstrinde artık daha planlı, daha sistematik ve orta-uzun vadeli hareket edeceğimiz bir periyoda giriyoruz” sözlerini kullandı. (ANKARA/AA)
Kaynak: Gazeteduvar
